Fabl Nedir? Özellikleri Nelerdir?

Fabl

 

Fabl kelimesi Fransızcadan ödünçlenerek dilimize alınmıştır. (fable: masal). Kelimenin kökeni ise Latince fabula’dır (küçük anlatı): fari-~fat-: söyle-, +ul: (küçültme eki)

Fabl Nedir?


Fabl, bir ahlak ilkesini ya da bir davranış kuralını anlatan kısa sembolik hikâyelerdir, didaktik-öğretici bir amaç güdülerek oluşturulmuştur ve gündelik hayata ilişkin dersler verilmektedir. 

Fabl Türünün Özellikleri:


Olay genellikle orman köy gibi kırsal mekânlarda geçer.

Fablların kahramanları insan dışı varlıklar, genellikle de hayvanlardır. Olay, kişileştirilmiş en az iki hayvanın başından geçer. Bunlardan birisi iyi ahlâklı bir tipi, diğeri kötü ahlâklı bir tipi canlandırır. Fablda ikinci derecede kişiler çok azdır, bazen yoktur. 

Kişi betimlemesi yoktur.

Fabllarda hayali olay ve kahramanların yardımıyla insanlara özgü davranış, değer, düşünce ve tutumlar anlatılmaktadır. Böylece fablda sembolizmin etkisi görülmektedir.

Fabllar kişileştirme (teşhis) ve konuşturma (intak) sanatları üzerine kurulmaktadır; hikâye kahramanı olan hayvanlar, kendi özelliklerini korumakla birlikte, insan gibi konuşurlar. Esasen fabl, bu özelliği nedeniyle masalımsı eserler arasında yer almaktadır.

fabl turunun ozellikleri nelerdir
fabl nedir

Ders veya öğüt eserin bir yerinde, çoğunlukla da sonunda atasözü ya da özdeyiş biçiminde belirtilir.

Fabllarda insanların kusurlu ve gülünç yönleri de doğrudan doğruya eleştiri konusu yapılmaktadır.

Fabllar, çocuklara iyi ve ahlaki davranışlar kazandırma bakımından eğitici yanı güçlü eserlerdir.

Fablın sonunda kıssadan hisse alınabilecek bir dersin onu masaldan ayıran özelliklerinin başında gelir.

Fabllarda sade ve açık bir dil kullanılır.

Fabl planı dört bölümden oluşur:

Serim: Olayın türüne, çıkarılacak derse göre kişileştirilmiş hayvanlar ve çevre tanıtımının yapıldığı bölümdür.

Düğüm: Olay o çevrede verilmek istenen derse göre gelişir. Kısa ve sık konuşmalar vardır. Hemen birkaç konuşma ile olay düğümlenir.

Çözüm: Olay beklenmedik bir sonuçla biter. Fablın en kısa bölümüdür.

Öğüt: Ana fikir bu bölümde öğüt niteliğinde verilir. Bu bölüm kimi zaman başta, kimi zaman sondadır. Kimi zaman da sonuç okuyucuya bırakılır.

Fabl türünün ilk örneklerini Hint edebiyatında Beydeba "Kelile ve Dimne", Yunan edebiyatında Aisopos (Ezop) "Ezop Masalları", Fransız edebiyatında ise Jean de La Fontaine (Jan dö La Fonten) "La Fonten Masalları" vermiştir. Sadi’nin "Gülistan ve Bostan" adlı eserlerinde de fabllar mevcuttur.

Türk edebiyatında Şeyhi’nin “Harname” adlı eseri fabl türüne örnek olarak verilebilir.

Türk edebiyatında ilk fabl çevirilerini La Fonten’den yaptığı çevirilerle Şinasi yapmıştır.

Orhan Veli Kanık, Aisopos(Ezop) Masallarından çeviriler yapmıştır.

Nurullah Ataç, Mehmet Fuat Köprülü, Sebahattin Eyüboğlu, Vasfi Mahir Kocatürk fabl ile ilgilenen, bu türde araştırmalarda bulunup çeviriler yapan şahsiyetlerdir.

ABD'li yazar James Thurber ve İngiliz edebiyatının ünlü kalemi George Orwell çağdaş fabl yazarlarıdır.

FECR-İ ATİ DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER


FECR-İ ÂTÎ DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER 

 Fecr-i âti döneminde öğretici metinlerin özellikleri:

* Makale, deneme, eleştiri gibi türlerde yazılar yazılmıştır. 


*Dil ve üslup yönünde bir önceki edebiyatın devamıdır. 


*1911’de Selanik’te çıkan ve “millî” bir edebiyat oluşturmak isteyen “Genç Kalemler” ile dil konusunda tartışmalara girmişlerdir. 


*Eleştiri bu dönemde ön plana çıkmıştır. 


*Bu sanatçılar “estetik, sanat ve edebiyat” konularında eleştiriler kaleme almışlardır. 


*Fecr-i Âti içinde gazeteciliği meslek edinen tek kişi Ahmet Samim'dir. “Hilal, Cidal, İtilaf, Seda-yı Millet” gibi gazeteleri çıkarmıştır. 


 *Şahabettin Süleyman, “Tarih-i Edebiyat-ı Osmaniye, Yeni Osmanlı Edebiyatı” adlı kitapları yazmıştır. 


fecri ati doneminde ogretici metinlerin ozellikleri
fecri ati doneminde ogretici metinler
 *Mehmet Behçet, “Genç Şairlerimiz ve Eserleri, Edebiyatçılarımız ve Türk Edebiyatı, Genç Romancılarımız ve Eserleri” gibi tarih kitaplarını yazmıştır.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1. Dönem 1. Yazılı Soruları


9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1. Dönem 1. Yazılı Soruları

............................MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ 2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI  9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILI SORULARIDIR 

 

1-“Edebiyat”  ne demektir? Açıklayınız.  (10p)


2- Mermerden mutfak tezgâhı yapan usta ile mermeri heykele dönüştüren heykeltıraşın yaptıkları arasında ne fark vardır? Kısaca açıklayınız. (10p)

3-Aşağıdaki boşluklara doğru cevapları getiriniz. (2+2+2+2+2=10p)
a)Türkçe köken bakımından ………………………………………..dil ailesine aittir, yapı bakımından da …………………………  …………………….. bir dildir.
b)Dilimizde ………………. Adet sessiz (ünsüz) bulunmaktadır.
c)Türkçe kelimelerin kök ünlüsü değişmez. Ancak Türkçede bu kurala uymayan iki kelime vardır. Bunlar, …………………. Ve ……………… kelimeleridir.

4- Orhun Abideleri (yazıtları) hakkında detaylı bilgi veriniz. (10P)


5- I. Dünya Savaşının bireyin davranışları  ve toplum  üzerindeki etkisini  anlatan edebi metin hangi bilimlerden yararlanır? Önemli  olan üç tanesini yazınız  (4+3+3=10p)

A)

B)

C)

6- Aşağıdaki sözcüklerin küçük ünlü uyumuna uyup uymadıklarını belirleyiniz. (5p)
Ulaşım ………………………..
Çamur …………………………
Öğrenci …………………………..
Kabuk …………………………..
Bilezik ……………………….

7- Aşağıdaki sözcüklerin büyük ünlü uyumuna uyup uymadıklarını belirleyiniz. (5p)
Otomobil …………………………
Nişasta …………………………….
Gözlükçü …………………………..
Bekleyiş ……………………………..
Duvar ………………………………
  
 8-Aşağıdaki ifadeleri okuyarak doğru olanların yanına “D” yanlış olanların yanına “Y”
harflerini koyunuz.
a)“bakmıyorum” kelimesinde ünsüz yumuşaması vardır. (…….)
b)Türkçe kelimelerin herhangi bir yerinde üç ünsüz yan yana bulunamaz. (…….)
c)Hikaye öğretici bir metin türüdür. (……)
ç) Dildeki bazı değişikliklerde coğrafya etkilidir. (…..)
d)Moğolca ile Türkçe aynı dil ailesine mensuptur. (……)

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1. Dönem 2. Yazılı Soruları

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1. Dönem 1. Yazılı Soruları

9-Aşağıdaki altı çizili sözcüklerdeki ses olaylarını karşılarına yazınız. (2+2+2+2+2)=10p)
a)Zaman durmadan ilerliyor. …………………………………..
b)Çocuğun davranışları pek hoşuma gitmedi. ………………………
c)Adam bir süre bekledikten sonra gitti. ……………………………
ç)Atın alnının ortasında bir yıldız vardı sanki. ………………………………
d)Kitabın kapağına şöyle bir baktı.  ………………………………………

10- Hikaye nedir? Hikayenin iki özelliğini yazınız. (4+3+3=10p)

DOKUZUNCU HARİCİYE KOĞUŞU ÖZETİ

DOKUZUNCU HARİCİYE KOĞUŞU ÖZETİ

DOKUZUNCU HARİCİYE KOĞUŞU (Peyami Safa)

Türk edebiyatının öncü isimlerinden Peyami Safa'nın yazmış olduğu bu romanda anlatılanlar şunlardır: Yaşananların, on beş yaşına basmış bir çocuğun bakış açısıyla anlatıldığı bu romanda çocuğun adı belirtilmemiştir. Yedi yaşından beri bacaklarından birinin ağrısını çeken bu çocuk, annesiyle birlikte yoksul bir hayat sürmektedir. Kemik veremi teşhisi konulan bu hastalığı çaresi, çocuğun sakin, sorunsuz bir hayat sürmesi ve iyi beslenmesine bağlıdır. Aksi halde çocuğun bacağı kesilecektir. Durumu öğrenen ve çocuğun akrabalarından olan bir paşa, onu Erenköy’deki köşküne, yanına alır. Çocuk burada, paşanın kendisinden büyük olan kızı Nüzhet’e âşık olur. Ancak Nüzhet’in, zengin bir doktor olan Ragıp Bey ile evlendirileceğini öğrenince hastalığı pekişir ve çok acı çeker. Köşkten kaçar ve hastaneye yatar. Başarılı bir ameliyatla bacağı iyileşir. Hastaneden çıktığında, Nüzhet’in Doktor Ragıp ile evlendiğini öğrenir.

 9. hariciye koğuşu kitap özetleri, dokuzuncu hariciye koğuşu kitap özetleri, 9. hariciye koğuşu özeti, 9. hariciye koğuşu kahramanları, kitap özetleri, roman özetleri

Tanzimat Döneminde Roman